ELEKTRİK
BEDELİNE YAPILAN % 8.8'LİK ZAMMA TEPKİLER BÜYÜYOR…
CHP'Lİ
PEKŞEN: "ENERJİ ALIM GARANTİLERİ İLE YERLİ ve MİLLİ ENERJİYE GEREKEN ÖNEM
VERİLMİYOR!"
CHP
Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen'in Türkiye'nin enerji politikaları ve
enerji alanında yaşanan zamlarla ilgili olarak basın açıklaması yaptı.
Pekşen:
"Elektrik bedeline yapılan % 8.8 zam büyük bir soygun düzeninin acımasızca
devam ettiğini gösteriyor. Elektrik zammının tek bir amacı vardır, o da
kurulmuş olan büyük soygun düzenini devam ettirmektir." dedi.
CHP
Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen, Türkiye'nin
enerji politikaları ve enerji
alanında yaşanan zamlarla ile ilgili basın açıklaması yaptı.
Milletvekili Pekşen, AKP iktidarının
yeni yılla birlikte birçok alanda hayata geçecek zam furyası olduğunu
belirterek:
"Bu
zamların tek bit amacı vardır o da kurulmuş olan büyük soygun düzenini devam
ettirmektir. Tulumbada su bitmiştir. AKP'nin halkın sırtına yeni zamlar yüklemekten
başka çaresi yoktur." diye konuşan
Pekşen:
"Bütçe
görüşmelerinde Türkiye'yi uyarmıştık. Sayıştay Raporları ülkede nasıl bir
yolsuzluk ve soygun düzeni olduğunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Elektrik
bedeline yapılan % 8.8 zam büyük soygun düzeninin acımasızca devam ettiğini
gösteriyor." dedi.
Türkiye'nin büyük bir enerji
potansiyeline sahip olduğunu ancak buna rağmen Türkiye'yi tamamen bağımlı hale
getiren ve adeta kapitülasyonları yeniden inşa eden enerji alım garantileri ile
yerli ve milli enerjiye gereken önemin asla verilmediğini, tam tersine yıldırma
ve engellemenin had safhada olduğunu söyleyen Pekşen:
"Devlet
elektrik alımında en düşük 0.04 cent ve en yüksek 0.13 cent arasında alım
garantisi veriyor. Ancak bu elektriği vatandaşa yaklaşık 0.45 cente satıyor. Alman
tüketici 0,02 cent ödeyerek elektrik kullanırken bizim vatandaşımız tam 0,45
cent ödüyor. Aradaki bu büyük fark suyu biten tulumbayı vatandaşın cebine
hortum bağlayarak doldurma çabasıdır. Vatandaşın çocuklarının aşından ekmeğinden
keserek ödediği paralar yandaşlara çaldırılıyor ve yurt dışına kaçırılıyor. Bir
yandan dışa bağımlı diğer yandan soyguna bağımlı hale gelmişiz." ifadelerini kullandı.
Birçok dağıtım şirketinin tüketicilerin
faturalarını tahsil etmek ve hizmet alımlarını iyileştirmek amacıyla
özelleştirildiğini belirten Pekşen:
"Bu
özel şirketler bırakınız ihale şartnamesindeki taahhütleri normal tahsilatları
bile yapmıyorlar. Çünkü tahsil edemediği bedeli nasıl olsa devletten alıyor.
Yani elektrik parasını ödemeyen için büyük bir kıyak var. Devlet bu parayı
ödüyor. Ancak devlet ödediği bu paraları kimden alıyor? Tabi ki faturasını
düzgün ödeyen vatandaştan. Bakınız faturalarınıza kullanılan elektrik bedeli
dışında sayaç okuma bedeli, kayıp kaçak bedeli gibi birçok bedel daha
var." şeklinde konuştu.
"ENERJİ BAĞIMLILIĞI BÜYÜK BİR SÖMÜRÜ
SİSTEMİDİR!"
Güneş enerjisi ve Rüzgâr Elektrik
Santralleri açısından Türkiye’nin çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu
açıklayan Pekşen şunları kaydetti:
"Almanya'nın
güneş ve rüzgar potansiyeli Türkiye’nin 1/5'i oranında ancak gerçekleştirilen üretime
baktığımızda ise mükemmel bir başarı hikayesi görüyoruz. Üstelik RES tribün
direklerini ve pervanelerini de kendileri üretiyor. Yani milli işçi, milli
sanayi, milli fabrika. Kısacası Alman üretimin her aşamasında en verimli, en
milli, en yerli ve en namuslu üretim zincirini kurarken Türkiye’de soygun ve
yağma devlet düzeni haline getirilmiş durumda. AKP iktidarı vatandaşın aşına
ekmeğine kadar göz dikmiştir. Oysa Almanya yerli ve milli enerji kullanımını en
üst düzeye çıkararak bizim en az 3 katımız kadar kazanıyor ve bizim ödediğimiz bedelin
20’de 1'ini ödüyor."
"TÜRKİYE'DE ENERJİ POLİTİKASI
SOYGUN DÜZENİDİR!"
Türkiye'nin kömür üretiminde de çok
büyük rezervlere sahip olduğunu ancak bu rezervlerin yandaşlara peşkeş
çekilmesi nedeniyle verimli bir şekilde kullanılmayarak ülkeye katma değer
olarak kazanılamadığını vurgulayan Pekşen şöyle devam etti:
"3.6
milyar tonluk kömür rezervine rağmen yerli kömür üretimine ihanet edilmiştir.
Adeta üretim yapılmasın diye yapılmayan ihanet kalmamıştır. Bu nedenle doğalgaz
bağımlılığı yanına şimdi de büyük bir oyunla kömür bağımlılığı eklenmiştir. Milyar
tonluk yerli kömür sahalarının ihalesini alan yandaş firmalar bırakın enerji
üretmeyi mevcut sahaları bile üretim yapamaz hale getirmek için büyük ihanet içerisindeler.
Enerji üretimi yapacağım diye rödovans karşılığı sahaları alan firmalar
bırakınız üretim yapmayı tam tersine sahayı üretim yapılamaz hale getirdiği
gibi rödovans bedellerini de ödemiyorlar. Bu kadarı yetmezmiş gibi yurt
dışından kömür ithal ederek maden işçisini açlığa mahkum ediyorlar."
FAK-FUK-FON ÜZERİNDEN MİLYARLARCA
LİRALIK YOLSUZLUK YAPILDIĞINI BELİRTEN PEKŞEN:
"Sayıştay
raporları sabit hem hazineyi soymuşlar hem de vatandaşa hileli ve eksik kömür
göndermişler ve hazineden gitmemiş kömürün parasını çalmışlar. Ancak bu kişiler
hakkında hiçbir işlem yapılmamış. Enerji üretmek taahhüdüyle ihaleyi alan
firmalar taahhütlerini yetine getirmemesine rağmen sahalar hala neden
ellerindedir, bu firmalar rödovans bedellerini ödemiyor ancak haklarında işlem
yapılmadığı gibi dosyalar neden sümen altı ediliyor, neden kömür rezervinin
yalnızca %2'si üretiliyor, yerli üretim neden kasıtlı olarak engelleniyor? Bu
ülkenin 80 milyon yurttaşı adına bu sorulara cevap bekliyoruz." dedi.
29.12.2017
Yorumlar
Yorum Gönder