TRABZON 6. KİTAP ve KÜLTÜR ŞÖLENİ İKİNCİ
GÜNÜN DE SEVENLERİ APOLAS (ABDURRAHMAN) LERMİ İLE BULUŞTU
TRABZON - Karedeniz müziğinin sevilen ismi
Apolas Lermi Trabzon'da hayranlarıyla bir araya geldi.
Çağdaş
yaşamı destekleme derneği tarafından hazırlanan ve Ömer Güner'e ithaf edilen
Trabzon 6. Kitap ve Kültür Şöleni ikinci günün de Karadeniz müziğinin sevilen
ismi Apolas Lermi’yi ağırladı.
Şair
Serkan Türk, Gazeteci Fatma Yavuz ve sevenlerinin sorularını cevaplayan Apolas
Lermi ölümle tehdit edildiğini ileri sürdü!..
"ÖLÜM TEHDİDİ ALDI, ÖTEKİLEŞTİRİLDİ,
AYRIŞTIRILDI!"
Serkan Türk: Fatma Yavuz, Apolas Lermi ile
buluştuğunda ona ilk ne sordu?
Tabi
ki müziğe nasıl başladınız gibi bir soru sormadım, bu klişe sorulardan
kaçmışımdır. Apolas ne demek, diye sordum. Az önce de onu konuştuk Apolas'la,
yaptığı röportajlarda bitmek bilmeyen bir serzenişi var. Yıllar geçti herkes
ona Apolas ne demek, diye soruyor. Bu soruyu yaptığım röportajda manşete
çekmiştim oysaki. Yani Apolas sahne adı, asıl adı Abdurrahman Lermi. Biz yörede
Abdurrahman'a Apo deriz kısa olarak, o da apo apo derken Apolas oldu. Ben
Apolas’a şunu sormak istiyorum.
Abdurrahman'ı
seçseydim daha çok para kazanabilirdim.
Fatma Yavuz: Yöresel müzik
yapan sanatçılar, gruplar var. Bu Kazım Koyuncuyla başladı gibi geliyor ama Kazım
vizyonuyla dünyaya açıldı. Bir yerde bunu başardı. Etnik ve yöresel kalmadı. Bu
yöreselliği dünyaya açtı. Sen bunun bir tık üstündesin. Yani rahmetli Kazım Koyuncu’nun
yaptığı şeyi bir tık yukarı taşıdın. Bu yeni nesil sanatçılar arasında etnik
müzik yapıyorsun, biraz Yunanistan (!) açılımın var, bize bundan bahseder misin?
Yani bu konuda da haksız yere eleştirildiğini düşünüyorum. Bir yerlere bulunduğumuz
coğrafyanın kültürünü taşıyorsun ama seni bu konu da suçluyorlar. Seni çok mağdur
olduğunu biliyorum bize bunları anlat biraz.
Apolas Lermi: Öncelikle ben çok
teşekkür ediyorum. Müzik yolculuğumda her zaman yanımda olan iki insanın
ortasındayım. Biri sağımda (Fatma Yavuz), biri solumda (Serkan Türk) ve sizler karşımdasınız.
Çok teşekkür ediyorum bu yolculukta yanımda olduğunuz için. Daha çok ismimle
ilgili bahsettikleri sorunları yaşıyorum. Sonuçta teknoloji çağındayız,
insanlar merak ettikleri en ufak bir şeyi bile Google’a sorup öğrenebiliyorlar.
Yüzlerce röportajım var orada. Bu konuda da açıklamada bulunduk, yine de merak
edenler röportajları okuyabilirler.
Onun
dışında müziğe gelirsek, saydıklarınızdan hiç biri ben Karadeniz müziği
yapıyorum ya da ben yöresel müzik yapıyorum demediler. Buna Kazım Koyuncuda dâhil.
Alternatif Karadeniz Müziği’nin öncüleri olarak sayabileceğimiz Fuat Saka,
Volkan Konak, Kazım Koyuncu bu bir üçlüdür aslında. Onların hiç biri biz
Karadeniz Müziği yapıyoruz demiyorlar. Ben de bunu demiyorum. Neden? Çünkü
Karadeniz çok büyük bir coğrafya sadece Türkiye'den ibaret değil. Kuzey kısmı
var, doğusu, batısı var; bir çok halk, topluluk var, dil var. Biz Türkiye'de Doğu
Karadeniz Müziği’ni icra etmeye çalışan müzisyenleriz. Doğu Karadeniz Müziği
içerisinde Kazım Koyuncu’nun getirdiği Lazca rock karakteri üzerinde oluşmuş
bir tarz vardı. Ben bu tarzın biraz eksik kaldığını gördüm. Özellikle Rumca. Mesela
Kazım Koyuncu da Karadeniz’deki etnik dillerde şarkı söyledi ama Rumca
söylemedi. Trabzon'un da adı Rumca'dan geliyor(!). Bu bağlamda Rumca biraz
ötekileştirilmiş, yalnızlaştırılmış bir dil olarak görüyorum. Bu arada ana
dilim Rumca değil, Rumca bilmiyorum, yörenin yetiştirdiği bir müzisyen olarak
sanatçı sorumluluğuyla duyarsız kalamayacağımız için sessiz kalmak istemedim o
yüzden Rumca ile ilgili bazı çalışmalar yapmak istedim ve Trabzon kültürünü
temel alan bir albüm yaptım.
Albümden
önce bir anket yaptım. Hangi ad ile albümü çıkarayım? Asıl adım Abdurrahman,
arkadaşlarımın taktığı ad Apolas. Apolas istedi insanlar ve albümümüz çıktı. Piyasa
korkusuyla çıkardığım bir albüm değildi. Zaten öyle olsaydı Abdurrahmanı
seçseydim bu günü yönetim altında çok daha para kazanabilirdim.
"ÖLÜM TEHDİTLERİ ALDIM!"
Serkan Türk: Apolas Lermi müzik serüveninin
başında çıkış yaptığı ilk şarkı seçim zamanı isimli bir şarkıydı. Albümde daha
çok öne çıktığı için ve diğer aynı tür müzik yapanlardan daha farklı bir yerde
olduğunun göstergesi şarkı sözleri. Müzikte bir duruşunu olduğunu yaptığınız şarkılarla,
vermeye çalıştığınız mesajlarla ortaya koyuyorsunuz. Seçim zamanı tabi sana çok
problem oldu ve bir misyon da yükledi. Bu kapsam da neler geldi başına?
Apolas Lermi: Bu türkü 2008
yılında yazmaya başladım ve bir sene sürdü bu türküyü yazmam. O kadar yetenekli
değilim. Bir günde türkü yazmak zor, kelimeleri seçmek gerekiyor. Ve protest müzik,
türkü yaparken bir eksiklik gördüm. Buna Grup Yorum da dâhil, o çizgiden gelen
diğer insanlarda da. Kullandıkları kelimeler biraz daha halkın seviyesinin
üzerinde kelimelerdi. Bizim köylerimiz de bu kelimeleri anlayacak çok kimse
yok. Bu yüzden onların dilinde şarkılar söylemek istedim. Onların anlayacağı
şiveyle, onların anlayacağı kelimeleri seçmeye çalıştım. O zamanki sorunları,
Karadeniz'de fındık, çay HES gibi konular da bir şeyler söyleyen eserdir.
Albümden sonra tabi ki birincisi ismim, ikincisi bu şarkı, üçüncü olarak Rumca
mevzusu. Bu üçü bir araya gelince bu çocuk nedir böyle diye, hakkımda pek çok
şey söylendi. Ajan dediler, bölücü dediler, ateist dediler, aklınıza
gelebilecek bütün her şeyi söylediler. Ermeni, Rum tırnak içerisinde bütün kötü
şeyleri. Bana böyle bir misyon biçtiler. Konserlerim, kendimi ifade etme alanlarım
engellendi. Gazetelerde kendimi ifade
edemedim. Televizyonlarda, radyolarda bana çok fazla yer verilmedi. Müziğimi sevip beni konserlere çağıran
kimseler oldu ama bu algılardan dolayı pek çok konserim gerçekleşmedi.
Özellikle Trabzon için söylüyorum.
Ölüm
tehditleri de aldım bu arada.. Çok sıkıntılar yaşadım ve hala devam ediyor bu
süreç. Ayrıştırmalar, tehditler, saldırılar, ötekileştirmeler, etnik, dini
temli saldırılar. Beni hiç tanımayan, yan yana gelmeyen insanlar kulaktan dolma
şeylerle yaptıkları. Bir ötekileştirme yaşıyorum hala. Bu sebeple Karadeniz’de
ve Trabzon'da çok fazla konser yapamadım. Israrla yapmak istedim. Mesela KTÜ'de
bir konserimiz oldu. Ama tam anlamıyla olması gerektiği gibi olmadı. Bir Trabzon
hayalim vardı benim aslında bu müzikle ilgilenmeye başladığım zamanlar. Buna
benzer şeyler, çok girmeyelim böyle şeylere ajitasyon olmasın diye.
Fatma Yavuz: Müzikte Popüler olmak adına
yola çıkmadın ama popülerde olmadın ama başka bir mecraya aktın ve orada
popüler oldun?
Popüler
olduğumu düşünmüyorum. İlk albümden sonra her ne kadar tepki gösteren insanlar
olduysa da saf temiz duygularla müziğimizi sevenler de oldu. Burada siyasi bir
ayrıştırmada bulunmak istemiyorum. Her görüşten, her inançtan bizi sadece
müziğimizden dolayı sevdiler. Burada oturuyorsam sizlerin sayesinde. Bu
istemeden bir vizyon oluşturdu üzerimizde ve ikinci albümü oluşturma gereği
duyduk. Hiçbir şekilde popüler olayım diye yola çıkmadım.
"BELKİ İLAHİ SESLENDİRİRSEM ŞARTLAR
DEĞİŞEBİLİR"
Fatma Yavuz: Bir dönem televizyonlarda bir
dizide mektup şarkısı çalmaya başlamıştı senden önce bilinmeye başlanmıştı.
Apolas Lermi: O şarkı biliniyor,
benden çok biliniyor. Bu da güzel bir şey aslında, şarkının bilinmesi ama
sahibinin bilinmemesi. Eserin yerine ulaştığı anlamına geliyor. Benim de
amacıma ulaştığım anlamına gösteriyor.
Şu
anda müzik piyasası zaten kendisini dizler üzerinden devam ettirebiliyor. Tüm
müzisyenlerde dizide tek şarkı çalarsa eğer voleyi vurma derdindeler diyebilirim
kısaca. O nedenle çalışmaların seviyesi de dizilerin seviyesi de düştü
diyebilirim.
Fatma yavuz: Sen voleyi vurdun?
Ben
voleyi vurmadım tabi ki. Baştan beri hata yaptım. Dediğim gibi Abdulrahman Lermi
olsaydı. Gerçi hala geç değil, halen düşünüyorum. Abdulrahman Lermizade, Abdulrahman
adıyla belki ilahi seslendirirsem şartlar koşullar değişebilir düşünmüyor
değilim bazen.
"ALBÜMLERİMİ 50 YIL SONRASINI
DÜŞÜNEREK YAPIYORUM"
Serkan Türk: Geçtiğimiz yıllarda
bir arkadaşım bana ulaştı ve babasının bir geçmiş yıllara ait çok sayıda kaseti
olduğundan bahsetti. Bu kasetlerin zamanla birlikte ses ve kayıt özelliklerini
yitirmek üzere olduğundan bahsetti ve albümlerin bir şekilde gelecek kuşaklara
aktarılması gerektiğini düşünüyordu. Şimdi müzik yapan kişiler arasından Apolas
Lermi ile iletişim kurmak istediğini söyledi. Bir anlamda da geçmiş eserleri de
derleyen toparlayan, gelecek kuşaklara aktarabilen bir müzisyen olarak müziğini
dinleyen insanların sana bu kadar güvenmesi ve samimiyetle koleksiyonlarını
teslim etme noktasına gelmesini nasıl değerlendiriyorsun?
Bu
konudan haberim yoktu. Şimdi söylediniz çok mutlu oldum. Umarım o arşive
ulaşabilirim. Yaptığım bütün albümleri 50 yıl sonrasını düşünerek yapıyorum. O
nedenle günümüzde anlaşılamıyor albümlerim. Anlamıyorlar neden komple Rumca
albüm yaptı ki, bu çocuk diyorlar. Çünkü piyasa değeri yok bunların. Kullandığım
eserler de neden bu yöre, bu tavır, bu düzenleme işte bunların hepsinin bir
cevabını albümlerde birazcık vermeye çalıştık. Ama albüm almadığı için insanlar
bunlardan bir haber oluyorlar. Aslında çok
sevindim. Bilinçli dinleyiciye ulaşmak gerçekten çok değerli. Genelde daha çok
olgun insanlar böyle düşünüyor. Genç arkadaşlar işin popülaritesinde ama onu da
anlıyorum, kavga halinde değilim onlarla. Bir araya geliyorum.
30.11.2018
Yorumlar
Yorum Gönder